Tamamen dijital teknolojiler üzerinden hizmet sunan dijital bankacılık hizmetleri öne çıkıyor. Finans sektörü dışındaki grupların da içinde olduğu birçok kuruluş “dijital banka” hedefleri doğrultusunda çalışmalar yapıyor. BDDK’dan kuruluş izni alan dijital banka sayısı da ülkemizde her geçen gün artmaya devam ediyor. Dijital bankalar dünya genelinde de önemli başarılara imza atıyor. Monzo’nun 5 milyondan fazla aktif kullanıcısı bulunuyor, Starling 2021 yılını yüzde 600 gelir artışıyla kapattı, Revolut 2021 yazındaki yatırım turunda 24 milyar sterlin değerlemeye ulaşarak NatWest’i geride bıraktı. Geleneksel bankalar artık müşteri deneyimini merkeze alan dijital rakipleriyle ciddi bir rekabet içinde bulunuyor.

Müşterilerin beklentileri, bu dönüşümde önemli rol oynuyor. MagiClick’in yaptığı son araştırmaya göre, yetişkinlerin yüzde 81’i banka tercihlerini çevrimiçi deneyimlerinin kalitesine göre yapıyor. Bu durum, perakende bankalarının müşteri kazanma stratejilerini önemli ölçüde etkiliyor. Bankalar artık dijital dönüşüm planlarında müşteri deneyimini öncelikli bir yatırım alanı olarak ele alıyor.

Bir şubesiz bankacılık modeli olan ve neobank olarak da ifade edilen bu dijital bankaların sunduğu hizmetlerin dijital altyapıya dayalı olması, esnek ve güvenli uygulama taşıma altyapısı ve dijital çalışma ortamlarının gerekliliğini artırıyor. Dijital çalışma ortamlarının küresel lideri Citrix de bankaların çalışanlarına her yerden güvenli erişim sağlayan sanallaştırma çözümleri sunarak bu dönüşümün öncülüğünü yapan kurumlar içerisinde yer alıyor. Citrix NetScaler uygulama taşıma network ve güvenlik uygulama çözümleri ise dijital bankacılığın en temel ihtiyacı olan, dijital banka kullanıcılarının web ve mobil uygulamalara hızlı, güvenli, yüksek performanslı ve iş sürekliliğinde gereken sıfır toleranslı erişim imkânı sağlayarak değişen çağa hızlı adaptasyonlarında en önemli unsur haline geliyor.

Bağlantılı veya dijital çalışma anlayışı, modern iş yapış biçiminin sonucu
Citrix’in sanal masaüstü ve uygulama sanallaştırma teknolojileri sayesinde, çalışanların ofis dışında da kurum içi sistemlere güvenli bir şekilde bağlanabildiğini söyleyen Citrix Türkiye Genel Müdürü Sevi Tüfekçi Karahallı, “Günümüzde birçok geleneksel banka, işlemlerini hâlâ 1960’larda geliştirilen ana bilgisayarlar gibi eski teknolojilerle yürütüyor. Buluta geçiş süreci ise oldukça uzun ve karmaşık bir süreç olmaya devam ediyor. Bu eski altyapı, bankaların çalışanlarının kullandığı sistemlere de yansıyor ve değişim sürecinin zorlukları, arka ofiste yapılması gereken önemli dönüşümlerin gecikmesine yol açıyor. Ancak pandemi süreci, tüm sektörlerde olduğu gibi finans sektöründe de büyük değişimlere yol açtı ve uzaktan çalışma ile hibrit modellerin yaygınlaşmasını sağladı. Bağlantılı veya dijital çalışma anlayışı, sadece bir lojistik karar değil, modern iş yapış biçiminin kaçınılmaz bir sonucu olarak önemini koruyor. C-WoW yani bağlantılı çalışma modeli şeklinde ifade ettiğimiz bu dönüşüm, çalışma hayatının yeniden şekillendiği, hibrit ve uzaktan çalışma modellerinin ötesine geçildiği bir dönemi temsil ediyor. Çalışma hayatının dijitalleşmesi, bağlantılı hale gelmesi ve şirketlerin daha dağıtık yapılarla işlev görmesi, finans sektöründe de geri döndürülemez bir trend haline gelmiş durumda” dedi.

Sıfır güven esas
“Fiziksel sınırların ötesinde, insanları bir araya getiren, yaratıcı iş birliğini teşvik eden ve sonuç odaklı bir anlayışı benimseyen C-WoW modelimizle finans sektöründeki dijital bankacılık dönüşümünü de destekliyoruz” diyen Karahallı, şöyle devam etti:

“Türkiye’de finans sektörünün (banka, sigorta, yatırım) yüzde 75’i uygulama trafiğinin hızlı ve güvenli bir şekilde erişilebilir olması için Citrix NetScaler uygulama taşıma network çözümlerini kullandığı için neobanka’ların dijital dönüşüm süreçlerinde de güçlü bir iş ortağı olarak yer alabilecek güçteyiz. Finans sektörü ve özellikle neobanka’lar için sunduğumuz çözümlerle sektördeki en güçlü teknoloji sağlayıcılarından biri olarak konumlanıyoruz. Citrix’in sanal masaüstü ve uygulama sanallaştırma teknolojileri sayesinde, banka çalışanları da ofis dışında kurum içi sistemlere güvenli bir şekilde bağlanabiliyor. Dijital bankaların iş süreçlerinde en kritik unsurlardan biri de veri güvenliğidir. Sanallaştırma çözümlerimiz veri güvenliğini en üst seviyeye çıkarıyor. Ayrıca, merkezi yönetim özellikleri sayesinde, bu bankalar veri güvenliğini kolayca kontrol edebiliyor ve yüksek güvenlik standartlarını karşılayarak müşteri güvenini kazanabiliyor. Finans sektöründe bankacılık web sitesi ve mobil uygulamalarında yük dengeleme ve uygulama güvenlik duvarı çözümümüz NetScaler ile yoğun şekilde yer alıyoruz. Yoğun trafikleri karşılayabilecek kas gücü ve uygun fiyatlandırması, kolay kullanımı ve yaygınlığı ile NetScaler özellikle aranan bir ürün.”